çindekiler
1.Giriş.................................................................................................................................................. 4
2. Toprak altı damla sulama sistemlerinin kullanılabilirliği................................................................ 5
2.1 Toprak altı damla sulama sistemlerinin üstünlükleri .................................................................... 6
2.1.1 Toprak ve su ile ilgili üstünlükleri.............................................................................................. 6
2.1.2 Bitki ve kültürel işlemler ile ilgili üstünlükleri........................................................................... 7
2.1.3 Sistem altyapısı ile ilgili üstünlükleri ......................................................................................... 8
2.2 Toprak altı damla sulama sistemlerini sınırlayan etmenler ........................................................... 8
2.2.1 Toprak ve su ile ilgili sınırlayıcı etmenler................................................................................... 9
2.2.2.Yetiştiricilik ve kültürel işlemler ile ilgili sınırlayıcı etmenler.................................................... 9
2.2.3 Sistem alt yapısı ile ilgili sınırlayıcı etmenler ........................................................................... 10
2.3 Toprak altı damla sulama sisteminin uygulanacağı koşullar ........................................................ 11
2.3.1 Bitki Özellikleri .......................................................................................................................... 11
2.3.2 Toprak ve Topografya Koşulları ................................................................................................ 14
2.3.3 Su Kaynağının Özellikleri........................................................................................................... 14
2.4 Toprak Altı Damla Sulama Sistemlerinin Tasarım ve Kurulumu ................................................. 15
2.4.1 Filtreleme Birimi......................................................................................................................... 16
2.4.2 Vanalar........................................................................................................................................ 17
2.4.3 Ana ve Yan(manifold) Borular................................................................................................... 18
2.4.4 Laterallar..................................................................................................................................... 18
2.4.5 Yıkama Vanaları......................................................................................................................... 21
2.5 Toprak Altı Damla Sulama Sisteminin Bakımı ve Yönetimi ....................................................... 21
SONUÇ................................................................................................................................................ 23
KAYNAKLAR ................................................................................................................................... 26
Şekil 1 Damlatıcı bölgesinde oluşan çöküntü....................................................................................... 9
Şekil 2 Bitki köklerinin neden olduğu tıkanıklık................................................................................. 11
Şekil 3 Toprak altı damla sulama sistem unsurları ............................................................................. 16
Şekil 4 Hidrosiklon filtre ..................................................................................................................... 17
Şekil 5 Hava boşaltma vanası(vantuz)................................................................................................. 18
Şekil 6 Ana ve yan borular................................................................................................................... 18
Şekil 7 Yassı ve yuvarlak lateral ......................................................................................................... 19
Şekil 8 Damlatıcı yönü......................................................................................................................... 20
Şekil 9 Örnek lateral gömme makinesi ............................................................................................... 20
Şekil 10 Yıkama vanaları..................................................................................................................... 22
Tablo 1 Bitki çeşidine bağlı olarak değişen lateral derinlikleri .......................................................... 12
Tablo 2 Sulama suyu kimyasal özellikleri ve tıkama potansiyelleri ................................................... 23
DEĞERLENDİRME NOTU:
İsmail ARAS
Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı
28.09.2014
1.Giriş
Küresel iklim değişikliğinin neden olduğu olumsuzluklar dünyada ve ülkemizde su kaynaklarının
bilinçli ve ekonomik olarak kullanımını zorunlu kılmaktadır. Mikro sulama sistemleri
yöntemlerinden olan toprak altı damla sulama, sulama yöntemleri içerisinde su kullanım etkinliği
en yüksek olanıdır. Konya kapalı havzası içinde yer alan Konya Karaman Bölgesi kuraklık
etkilerinin en fazla hissedildiği bölgelerden olup sulu tarım alanlarında kullanılan sulama
sistemlerinin etkinliği büyük önem arz etmektedir. Su kaynaklarının kıt tarım alanlarının geniş
olduğu bölgemizde sulu tarım alanlarında su kullanım etkinliğinin yükseltilmesi ülkemiz gıda arz
güvenliği için de son derece önemlidir.
Diğer sulama yöntemleriyle(yüzey, yağmurlama ve pivot) karşılaştırıldığında damla sulama
sistemleri en etkili sulama yöntemidir. Geleneksel damla sulama yöntemine alternatif olarak
düşünülen toprak altı damla sulama sistemleri laterallerin(damla sulama boruları) toprak altına
alındığı sistemler olarak tanımlanabilmektedir
Toprak altı damla sulama sistemleri ile toprak altına yerleştirilen laterallerle su ve bitki besin
elementleri doğrudan bitki kök bölgesine uygulanabilmektedir.
Toprak altı damla sulama
sistemleri toprak yüzeyinden olan buharlaşma, derine sızma ve yüzey akışıyla gerçekleşen
kayıpları azaltmakta, kurak ve yarı kurak alanlarda toprak üstü damla sulama sistemlerine göre
önemli bir üstünlük sağlamaktadır.
Toprak altı damla sulama sistemiyle yapılan yetiştiricilikte toprak yüzeyi kuru kalırken iyi bir
üniformitede(su dağılımı) elde edilebilmektedir. Derine sızma ile oluşabilecek kayıpları ve
yüzeyden olan buharlaşmayı önleyerek su kayıplarını azaltmakta ve kuru bir yüzeyle yabancı ot
gelişimini azaltmaktadır. Tüm bu faydalar ışığında toprak altı damla sulama sistemleri toprak ve
suyu koruyarak, tarımda sürdürülebilirlik için çok önemli olan su kullanım etkinliğinin gelişimine katkı sağlamaktadır İyi yönetilen bir toprak altı damla sulama sisteminde randıman %95’in
üzerine çıkabilmektedir (Payero 2002).
Günümüzde gerek yetiştiricilerin gerekse ticari kuruluşların toprak altı damla sulama sistemlerine
olan ilgileri, bu sistemlerinin kullanımının gelecekte artarak devam edeceğini göstermektedir.
Toprak altı damla sulama, mikro sulama sistemleri içerisindeki diğer sulama yöntemleri ile
karşılaştırıldığında en iyi yönetim becerisinin gerektiği sulama yöntemidir (Evans ve ark. 2007).
Bu
nedenle diğer sulama yöntemlerine nazaran işletilmesi noktasında ciddi bir eğitim programını da
gerektirmektedir.
Bu çalışma ile yıllık yağış değerlerinin ve su kaynaklarının görece az olduğu Konya kapalı
havzasında su kullanım etkinliği yüksek olan toprak altı damla sulama yöntemi hakkında bir
değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır.
2. Toprak altı damla sulama sistemlerinin kullanılabilirliği
Toprak altı damla sulama sistemleri, toprak üstü damla sulama sistemlerinde olduğu gibi bahçe
ve tarla bitkilerinde kullanılmaktadır. Toprak altı damla sulama sistemleri 1960 yılların başından
itibaren modern tarımsal sulamanın bir parçası olmaya başlamıştır. 1959 yılında Amerika’da
tuzluluk laboratuarlarında sulama mühendisi olarak çalışan Sterling Davis tarafından patates ve
turunçgilde toprak altı damla sulama ve toprak üstü damla sulama denemeleri yürütülmüştür.
Yine aynı dönemde toprak altı damla sulama ile ilgili ilk bilimsel rapor Israil’de Blass(1964)
tarafından yayınlanmıştır (Lamm ve ark. 2007).
Toprak altı damla sulama sistemlerinin tasarımı toprak üstü damla sulama sistemlerine benzerlik
göstermekle birlikte TADS’ inde filtre elemanları, basınç düzenleme vanaları, manometreler, debi
ölçüm araçları, vakum önleme vanaları, hava çıkış vanaları, geri akışı önleyen vanalar ve yıkama
sistemlerine daha fazla hassasiyet gösterilmelidir (Camp ve ark. 2000).
Damla sulama sistemleri; sulama suyu, gübre ve diğer kimyasalları düşük miktarlarda ve sık
aralıklarla bitki kök bölgesine direkt olarak uygulayabilen bir sistemlerdir. Damla sulama
sistemlerinin son uygulamalarından olan toprakaltı damla sulama sistemleri atık su kullanımında
oldukça etkili bir sistemdir. Çünkü bu sistemlerde su direkt olarak bitki kök bölgesine verilmekte,
buharlaşma kayıpları ortadan kaldırılmakta ve sistem tamamen toprak altında olduğundan atıksuların insan ve hayvanlarla olan teması engellenerek sağlık riskleri en aza indirilebilmektedir.
Uygun şekilde kurulan ve işletilen bir atık su toprak altı damla sulama sistemi yüksek kalitede
süzülmüş su üretebilmekte ve bu yolla yüzey ve taban sularının korunumu sağlanmaktadır
(Bozkurt ve ark, 2007).
Toprak altı damla sulama sistemleri ile ilgili yapılan çalışmalarda ağırlıklı olarak düşük eş su
dağılımı, bakım ve onarım zorluğu ve damlatıcıların tıkanıklığı gibi sorunlarla karşılaşılmıştır.
Karşılaşılan bu sorunlar toprak üstü sistemlerinin daha hızlı yaygınlaşmasına neden olmuştur.
1980 yılların başlarında plastik sanayisinde, sulama alet ve ekipmanları üretim teknolojisinde
yaşanan gelişmeler toprak altı damla sulamaya olan ilgiyi tekrar artırmıştır. Bu tarihlerde bir çok
bitkide akademik çalışmalar yapılmış olup en fazla çalışma pamuk ve mısır bitkisinde yapılmıştır.
Çalışma yapılan diğer bitkiler ise şekerpancarı, yerfıstığı, çim, buğday, sorgum, yonca, domates,
nohut, kavun, patates, kabak, fasulye, balkabağı, havuç, soğan, brokoli, biber, üzüm, elma, armut
olarak sıralanabilmektedir (Camp, 1998).
Yapılan çalışmalarda toprak altı damla sulama sistemleri verim değerlerinin diğer sulama
sistemleri ile karşılaştırıldığında ise diğer sulama sistemleriyle elde edilen verime eşit ya da daha
fazla olduğu görülmüştür(Camp, 1998).
Toprak altı damla sulama sistemlerinin üstünlükleri ve kısıtlayan etmenleri, su ve toprak, bitki ve
kültürel işlemler ve sistem altyapısı olmak üzere üç grup altında değerlendirilmiştir (Lamm, 2002).
2.1 Toprak altı damla sulama sistemlerinin üstünlükleri
Tarım ve peyzaj alanlarında kullanılabilen ,TADS sistemleri belli koşullar altında en etkili sulama
yöntemi olarak kabul edilmektedir(Kalfountzos ve ark. 2007). TADS sistemleri diğer sulama
yöntemleri ile karşılaştırıldığında birçok avantaja sahiptir. Lamm ve Camp (2007) sistemin
avantajlarını, su ve toprak, kültürel işlemler ve sistem altyapısı olarak üç grup altında
değerlendirmiştir.
2.1.1 Toprak ve su ile ilgili üstünlükleri
Daha etkin su kullanımı- Toprak yüzeyinden olan buharlaşma, yüzey akışı ve derine sızma daha az
olduğu için su kullanım etkinliği yüksek olmaktadır.
Yeraltı ve yerüstü su kaynaklarında daha az kirlenme- Toprak altı damla sulamada yüzeysel sular
ve yeraltı su kaynakları, derine sızma ve yüzey akışının yarattığı kirlilikten daha az etkilenir.
Atık suların ve düşük kalitedeki su kaynaklarının kullanımına olanak sağlar- Toprak altı damla
sulama ile atık su uygulamaları patojenlerin(mikropların) hareketini, kokuyu ve insanların ve
hayvanların bu tip sularla temasını azaltmaktadır.
Daha iyi su uygulama üniformitesi- Üniform bir su dağılımı ile suyun ve gübrenin daha kontrollü
olarak dağılımına olanak vermektedir.
Toprak yüzeyinin kuru kalması- Arazi yüzeyinin kuru kalması yetiştiricilik esnasında diğer tarımsal
işlemlerin yapılmasına olanak verir. Ayrıca yüzey kuru kaldığı için toprak sıkışması daha az
olacaktır.
2.1.2 Bitki ve kültürel işlemler ile ilgili üstünlükleri
Bitki gelişimi, verim ve kalitedeki artış – Toprak altı damla sulamayla yetiştirilen birçok bitkide
verim ve kalitede artışlar olmakta, bitki gelişimi olumlu yönde etkilenmektedir.
Bitki sağlığı ile ilgili gelişmeler –Daha kuru toprak yüzeyi ve daha az nemli bitki gövdesi mantari
hastalıkların gelişimini azaltmakta ve ayrıca sistem toprak fumigasyonu içinde
kullanılabilmektedir.
Daha iyi gübreleme ve ilaçlama- Sistem aracılığıyla istenilen zaman ve miktarda uygulanabilen
gübre ve pestisitlerin etkinliği artırılabilmektedir.
Daha iyi yabancı ot kontrolü- Toprak altı damla sulama sistemlerinde toprak altına yerleştirilen
laterallar ile sulama yapıldığından toprak yüzeyi kuru kalmakta böylece yabancı otların
çimlenmesi ve gelişimi azalmaktadır.
Çift ürün alma şansı- Sistemin hasattan sonra kaldırılması veya ekimden önce yeniden kurulması
söz konusu olmadığından yetiştiricilik zamanı uzatılabilmektedir.
Yönetim işletmedeki gelişmeler- Sulama esnasında tarımsal işlemler sürdürülebilir. Toprak yüzeyi
kuru olduğu için daha az toprak sıkışması olacaktır. Ayrıca sulamadan kaynaklanan
kaymak(kabuk) tabakası oluşumu büyük ölçüde azalacaktır. Sistem toprak altında olduğu için
tarım alet ve ekipmanlarından daha az zarar görecektir. Tarım işçilerinin, sulama ile birlikte
uygulanan kimyasallarla olan teması daha az olacaktır.
2.1.3 Sistem altyapısı ile ilgili üstünlükleri
Otomasyon- Toprak altı damla sulama sistemlerinde sulama ve gübreleme uygulamaları ileri
kontrol teknolojileri ile sistemin otomatik olarak işletilmesine olanak sağlamaktadır
Düşük enerji maliyetleri- Sistemde işletme basıncı düşük olduğu için enerji ihtiyacı daha düşük
olmaktadır. Sistemin yüksek sulama randımanı sulama süresini azaltmakta böylece enerji
giderlerini de düşürmektedir.
Sistem bütünlüğü- Toprak altı damla sulama sistemlerinde hareketli yağmurlama sulama
sistemlerine göre daha az mekanik aksam kullanılmaktadır. Sistemde kullanılan birçok parça
plastik olup korozyona dayanıklıdır. Toprak altı damla sulama sistemlerinin sezon sonunda
toplanması veya yeniden kurulumuna gereksinim duyulmadığından sistem elemanları daha az
zarar görmektedir.
Tasarımda kolaylık- Toprak altı damla sulama sisteminin tasarımında, arazi şekli, büyüklüğü ve
topoğrafya koşulları, merkezi hareketli yağmurlama sulama sistemlerinde olduğu gibi kısıtlayıcı
bir etmen olarak karşımıza çıkmamaktadır. Bitki sıra üzerine yerleştirilen laterallar ile su ve gübre
uygulamaları optimum bir şekilde bitki kök bölgesine kolayca ulaştırılabilmektedir. Basınç ayarlı
damlatıcıların kullanıldığı toprak altı damla sulama sistemleri arazi eğiminin yarattığı olumsuz
etkilerinden diğer yüzey sulama sistemlerine göre daha az etkilenmektedir.
Sistem ömrü- Toprak altı damla sulama sistemleri doğru bir şekilde tasarlanıp yönetildiğinde
ekonomik ömrü uzun olmaktadır. Ekonomik ömrünün uzun olması sistemin yatırım maliyetlerini
yıllar içinde karşılamasını sağlamakta, bu da ekonomik değeri düşük olan bitkilerinde toprak altı
damla sulama sistemleri ile yetiştirilmesine imkân vermektedir.
Toprak işlemesiz tarım- TADS sistemleri toprak işlemesiz tarım tekniklerine uyum sağlaması
noktasında kolaylıklar sağlamaktadır.
2.2 Toprak altı damla sulama sistemlerini sınırlayan etmenler
Toprak altı damla sulama sistemlerinin birçok üstünlüğü olmasına karşın sistemi kısıtlayan
etmenlerde bulunmaktadır. Lamm ve Camp (2007) bunları su ve toprak, bitki ve kültürel işlemler
ve sistem altyapısı olmak üç grup altında değerlendirmiştir.
2.2.1 Toprak ve su ile ilgili sınırlayıcı etmenler
Küçük ıslatma soğanı- Kaba bünyeli topraklarda ıslatma soğanının küçük olması nedeniyle bitki
kök alanı da küçük olacaktır.
Sistem izleme ve değerlendirme- Sulama sisteminin amacına uygun olarak kullanılıp
kullanılmadığı ancak sistem değerlendirilmesi ile belirlenebilmektedir. Sistem toprak altında
olduğundan toprak altı aksamda oluşabilecek hasarların tespiti güç olmakta ve gerekli önlemlerin
zamanında alınmasını engellemektedir. Böylece verim ve kalite düşmekte, ayrıca aşırı sulama ile
birlikte derine sızma problemlerine neden olmaktadır.
Toprak hidrolik özellikleri- Damlatıcı debisinin suyun toprakta dağılma hızından fazla olduğu
durumlarda yüzeyde toprakta çökmeler oluşmaktadır.
Suyun yüzeye doğru hareketi- Toprak altı damla sulama sistemlerinde çimlenme, lateral
derinliğine ve toprak özelliklerine bağlı olarak değişmektedir. Suyun yüzeyin birkaç santim
altındaki tohuma ulaşması kaba bünyeli toraklarda ya da derin yarıkların olduğu toprak
koşullarında daha büyük bir sorun haline gelmektedir.
2.2.2.Yetiştiricilik ve kültürel işlemler ile ilgili sınırlayıcı etmenler
Toprak işleme- Lateral derinliğine bağlı olarak toprak işleme sınırlı kalmaktadır.
Kök gelişimi sınırlıdır- Kök gelişimi sadece damlatıcının ıslattığı alan ile sınırlı kalmaktadır. Bu
sınırlı alanda su ve gübre tüketimi hızlı olmaktadır.
Bitki sıra aralığı ve ekim rotasyonu- Toprak altı damla sulama sistemlerinde laterallar toprak
altında ve sabit oldukları için sistemin sezon sonunda yerinin değiştirilme olasılığı yoktur. Sabit
lateral aralığı ve derinliği münavebeyi güçleştirmektedir.
2.2.3 Sistem alt yapısı ile ilgili sınırlayıcı etmenler
Maliyet- Toprak altı damla sulama sistemlerinde gömme işlemi, daha hassas filtreleme birimi
gereksinimimi, ilave vanalar ve yıkama boruları ilk yatırım masraflarını artırmaktadır.
Arıtım- Tüm mikro sulama sistemlerinde olduğu gibi toprak altı damla sulama sistemlerinde de
sistemin uygun bir şekilde işletilmesini sağlamak ve sistem ömrünü uzatmak için sulama suyu
arıtımının mutlaka yapılması gerekmektedir. Toprak altı damla sulama sistemlerinde suyun
arıtımına toprak üstü damla sulama sitemlerinden daha fazla özen gösterilmelidir. Çünkü bu
sistemlerde izleme ve değerlendirme olmadığı gibi tıkanmaların yaratacağı sorunun çözümü
toprak altı damla sulama sistemlerinde daha zordur.
Diğer bakım sorunları- Özellikle laterallerin derine yerleştirildiği sistemlerde, pestisitlerin neden
olduğu hasarlar neticesinde oluşabilecek sızıntıların yerinin belirlenmesi ve bunların tamiri
oldukça güç olmaktadır. Damlatıcı civarındaki kılcal köklerin damlatıcılara girişinin(Şekil 2)
engellenmesi gerekmektedir. Kılcal köklerin damlatıcıları tıkamaması için gerekli tedbirlerin
alınması ve sistemin etkili bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir. Yine meyve bahçelerinde ağaç
kök sistemleri laterallerin sıkıştırarak su akışını azaltabilmekte veya durdurabilmektedir.
Laterallarda biriken toprak ve diğer parçacıkların belli aralıklarla yapılacak basınçlı yıkama ile
sistemden uzaklaştırılması gerekmektedir.
şletim- Sistemde ana ve yan borular, laterallar ve yıkama boruları toprak altında olması, diğer
sulama sistemlerine nazaran izlenme ve değerlendirmenin daha dikkatli bir şekilde yapılması
gerektirmektedir. Sistemde uygulama üniformitesinin görsel olarak değerlendirilmesi çok güçtür.
Bu yüzden sistemde uygun yerlerde olacak şekilde ilave akım ve basınçölçerlere ihtiyaç
duyulmaktadır
Tasarım- Toprak altı damla sulama sistemleri hakkında diğer sulama sistemlerine göre daha az
bilgi bulunmaktadır. Toprak altı damla sulama sistemi konusunda bilgi ve tecrübe sahibi üretici
sayısı da çok azdır. Sistemin birçok parçası toprak altında olduğu için, tasarım hatalarının
düzeltilmesi oldukça güçtür. Örneğin sistem kapatıldığında oluşabilecek ters emme etkisi ile
toprak materyalleri laterallara girebilmektedir. Oluşabilecek bu vakumun önlenmesi için hava
tahliye vanalarının belirlenen yerlere mutlaka yerleştirilmesi gerekmektedir. Bazı toprak
koşullarında oluşan aşırı toprak yükünün laterallar üzerinde yarattığı basınç akımı azaltmakta ve
sistem performansını olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
Ekonomik ömrün dolması- Sistemin ekonomik ömrü dolduğunda toprak altında kalan plastik
aksamlar uzaklaştırılmadığı takdirde atık olarak çevre kirliliğine neden olmaktadır.
2.3 Toprak altı damla sulama sisteminin uygulanacağı koşullar
Toprak altı damla sulama sisteminin başarısı bitki çeşidine, coğrafi koşullara, iklim ve toprak
koşullarına ve büyük çoğunlukla da sistemi kısıtlayan etmenlerin bertaraf edilmesine bağlıdır.
2.3.1 Bitki Özellikleri
30 dan fazla sıra bitkisinde ve peyzaj alanlarında uygulanabilen toprak altı damla sulama
sistemlerinde lateral gömme derinlikleri bitki çeşidine bağlı olarak 2-70 cm arasında
değişmektedir (Camp 1998)
Lateral derinliğine bağlı olarak sistem yakın yüzey uygulamaları, genel derinlik uygulamaları ve
derin toprak uygulamaları olarak sınıflandırılabilmektedir. Toprak yüzeyinden 5-15 cm derinliğe
gömülen sistemler, saçak köke sahip kültür bitkisi yetiştiriciliğinde uygulanmaktadır. Toprak
yüzeyine yakın olan etkili kök bölgesi hedeftir. Havuç, soğan, patates, tatlı patates, ıspanak,
çilek, sarımsak, yer fıstığı, marul gibi genel tek yıllık sebze üretiminde uygulanmaktadır. Genel
derinlik uygulaması ise laterallar toprak yüzeyinden 25 cm derinliğe gömülür. Daha çok şeker
kamışı, baharat, ananas, domates, patlıcan, biber, fasulye, karnabahar, hıyar, soya fasulyesi,
şekerpancarı ve baklagil üretiminde tercih edilmektedir. Derin kök yapısına sahip tek ve çok yıllık
kültür bitkileri ile, etkili kök bölgesinin toprak yüzeyine yakın alanda yetişen meyve ağaçları ve
bağlarda tercih edilmesi gereken derinlik, yüzeyden 30-70 cm toprak altındadır. Pamuk, mısır,
yem bitkileri(yonca), karpuz, kavun, kabak, şaraplık ve sofralık üzüm, zeytin ve meyve
ağaçlarına yapılacak toprak altı uygulamaları bu derinlikte uygulanmaktadır (Anonim 2008).
2.3.2 Toprak ve Topografya Koşulları
Toprak tipi toprak altı damla sulama sistemlerinin tasarımında ilk olarak düşünülmesi gereken
tasarım ölçütlerindendir. Lateralların gömülme derinlikleri ve aralıkları toprak tipine bağlı olarak
değişmektedir. Damlatıcıdan çıkan suyun toprak yüzeyine doğru hareketi toprak bünyesine bağlı
olarak değişim göstermektedir. Kaba bünyeli topraklarda suyun yukarıya doğru olan hareketi
güçleştiğinden çimlenme ve bitki çıkışları sorun olmaktadır bu da çimlenme için ilave bir sulama
sistemini gerektirebilmektedir (Anonim 2009/a).
Kaya zemini üzerindeki sığ topraklar lateral derinliğini kısıtladığı için toprak altı damla sulama
sistemleri için uygun olmayabilir. Et kalınlığı az olan şerit laterallar kullanıldığında toprak ağırlığı
lateralı ezerek akımı yavaşlatmaktadır. Sistemin uygulandığı arazi topografyası dalgalı ise
laterallarda oluşacak kırılmalar hem akımı yavaşlatacak hem de sistem kapatıldığında ters sifon
etkisi ile damlatıcı etrafındaki nemli toprak damlatıcıya girecektir. Mümkünse arazi arazi eğiminin
%2’den az olması ters sifon etkisini ve laterallardaki kırılmaları önleyecektir. Yarılmış veya ağır killi
topraklarda toprak su dağılımında problemlerle karşılaşılabilmektedir (Lamm ve Camp 2007).
2.3.3 Su Kaynağının Özellikleri
Su kalitesi, toprak altı damla sulama sistemlerinde filtreleme elemanlarına, kimyasal
uygulamalarına ve sistem yönetimine etki eden en önemli unsurlardandır. Toprak altı damla
sulama sistemlerinde karşılaşılan en yaygın sorun damlatıcıların su içinde bulunan fiziksel,
kimyasal ve biyolojik maddelerle tıkanmasıdır. Yüzey su kaynaklarında alg ve sedimentler daha
fazla görülürken, çözünmüş demir, manganez, sülfür ve karbonatlarda daha çok yer altı su
kaynaklarında görülmektedir Bu yüzden su kaynağı özelliklerine bağlı olarak filtreleme ünitesinin
kurulması gerekmektedir (Dukes ve ark.2005).
Yer altı su kaynakları yüzey su kaynaklarına göre daha az tıkayıcı maddeler içerdiğinden daha çok
tercih edilirler. Bununla birlikte içerdikleri demir ve manganez seviyelerinin sistemi kısa sürede
tıkayacak seviyelerde olup olmadığı mutlaka belirlenmeli ve gerekirse kimyasal uygulaması
yapılmalıdır (Grabow ve ark.,2005).
2.4 Toprak Altı Damla Sulama Sistemlerinin Tasarım ve Kurulumu
Toprak altı damla sulama sistemlerinin başarısı, sistemin uygun bir şekilde tasarımı ve yönetimi
ile yakından ilişkilidir. Yapılan bilimsel çalışmalar ve uygulamalardan elde edilen bilgi ve
deneyimler, toprak altı damla sulama sistemlerinin iyi bir şekilde tasarlanıp, kurulup, işletilip ve
yönetilmesi ile sistemden beklenen yüksek verim ve su tasarrufuna ulaşılabileceğini göstermiştir.
Toprak altı damla sulama sistemi uygun bir şekilde kurulmadığında sistemin yönetimi
güçleşmekte ve su dağılım üniformitesitesi bozulmakta ve arzu edilen su kullanım etkinliğine
ulaşılamamaktadır. Düzgün bir şekilde kurulan sistemin mutlaka iyi bir şekilde işletilmesi ve
yönetilmesi de gerekmektedir (Rogers ve Lamm 2009/b).
Toprak altı damla sulama sistemlerinin özellikle hidrolik tasarımı toprak üstü damla sulama
sistemlerinden farklı değildir. Damla sulama sistemlerinde kullanılan kontrol ünitesi, bağlantı
elemanları, basınç düzenleyicileri, gübre tankı, vanalar, filtreler, akım düzenleyicileri, ana boru,
yan borular(manifold), laterallar ve damlatıcılar toprak altı damla sulama sistemlerinde de
kullanılmaktadır (Oassim 2003).
Toprak altı damla sulama sistemlerinin sürdürülebilirliği ve ekonomik ömrü, sistem unsurlarının
eksiksiz ve uygun bir şekilde kurulumuna bağlıdır (Rogers ve Lamm 2009/b).
2.4.1 Filtreleme Birimi
Filtreleme sistemleri toprak altı damla sulama sistemlerinin en önemli unsurudur. Sistemin
işletiminin ve yönetiminin kullanıcı tarafından çok iyi bir şekilde anlaşılması gerekmektedir.
Toprak altı damla sulama sistemlerinde su kaynağına ve damlatıcı özelliklerine bağlı olarak birçok
filtreleme sistemleri kullanılmaktadır (Lamm ve ark. 1997). Sistem su kaynağına bağlı olarak
gravel veya hidrosiklon filtre(şekil 4) ile suyu temizledikten sonra kontrol filtresinden geçen
su(disk veya screen filtre) yine toprak altına gömülmüş olan ana boruya iletir (Anonim 2008).
2.4.2 Vanalar
Toprak üstü damla sulama sistemlerinde olduğu gibi toprak altı damla sulama sistemlerinde de
vanaların doğru seçimi ve uygun yerlere yerleştirilmesi oldukça önemlidir. Vanalar basınç, akım
ve su dağılımının kontrolünde önemli rol oynamakta ve sistemin yönetimini kolaylaştırmaktadır
Kontrol vanaları, kapama vanası, basınç tahliye vanaları, basınç düzenleyiciler ve vantuzlar toprak
altı damla sulama sisteminde kullanılan vanalardır. Seçilen vana özelliklerinin(ebatları, çalışma
basıncı ve materyali) sistem ihtiyaçlarını karşılayacak özelliklere sahip olması gerekmektedir.
Dalgalı topoğrafyalarda arazinin yüksek noktalarına yerleştirilecek vantuzlar büyük önem
taşımaktadır (Grabow ve ark. 2005).
Toprak altı damla sulamada en büyük tehlikelerden biriside sistem kapatıldığında damlatıcı
etrafındaki nemli toprağın damlatıcı içine girerek damlatıcıları tıkamasıdır. Sistem kapandığında
lateral içerisindeki suyun yıkama manifolduna doğru hareketi damlatıcıda negatif emme etkisi
yaratır. Arazideki %0,5’lik bir eğim bile bu emme etkisinin oluşması için yeterli olacaktır. Sistemde
belli noktalara yerleştirilecek hava boşaltma vanaları(vantuz)(şekil 5) ile bu etki ortadan
kaldırılabilmektedir(Marais 2009). Hava boşaltma vanaları, her bir manifolda, yıkama(flush)
borularına ve en az 50 laterala bir tane olacak şekilde yerleştirilmelidir(Haris 2005)
2.4.3 Ana ve Yan(manifold) Borular
Toprak altı damla sulama sistemlerinde ana ve yan boru kesitleri toprak üstü damla sulama
sistemlerinde olduğu gibi hesaplanmaktadır. Farklı olarak toprak altı damla sulama sisteminde
yıkama işleminin getirdiği artı yükler hesaba katılır. Ayrıca tüm boru aksamı toprak
altındadır(Şekil 6) (Grabow ve ark. 2005).
2.4.4 Laterallar
Toprak altı damla sulamanın en önemli bileşenlerinden biriside, bitki kök bölgesine gömülerek
suyu direkt kök bölgesine veren lateral borularıdır. Lateral boruları şerit(yassı) halinde veya
19
yuvarlak boru olarak üretilmektedir. Yassı lateralların(Şekil 7) et kalınlığı yuvarlak laterallardan
daha azdır. Yassı boruların fiyatı yuvarlak borulara nazaran daha düşük olduğundan tek yıllık
kurulumlarda daha yaygın olarak kullanılmaktadırlar. Daha pahalı olan yuvarlak borular(Şekil 7)
ise ömrü daha uzun olduğu için çok yıllık olarak genellikle meyve bahçeleri, yem bitkileri ve
peyzaj alanlarında kullanılmaktadır (Anonim 2009/b).
Lateral borusunun seçimi bitki çeşidine, toprak karakteristiklerine ve lateralın dayanıklılığı ile
hidrolik özelliklere bağlı olarak değişmektedir. Damlatıcı çapları 10mm-35mm arasında olup
yapılacak hesaplamalar neticesinde belirlenmektedir(Grabow ve ark. 2005).
Toprak altı damla sulama sisteminde en fazla araştırılan konuların başında laterallarin
gömülme derinliği gelmektedir. Damlatıcı laterallarinin en uygun gömülme derinliğinin
belirlenmesi için toprak yapısı ve bünyesinin ve bitki kök gelişim özelliklerinin çok iyi belirlenmesi
gerekmektedir (Patel ve Rajput 2007).
Laterallarin Gömülmesi
Toprak altı damla sulama sistemlerinde en önemli konulardan biriside lateral gömme derinliğidir.
Laterallar çok derine gömüldüğünde çimlenme ve bitki çıkışı sorunu ile karşılaşılırken, yüzeye
yakın gömüldüğünde de toprak işlemeyi kısıtlamaktadır(Grabow ve ark. 2005). Lateralların
20cm’den daha az derinliklere gömüldüğü bahçe bitkileri üretiminde, lateral boruları toprak üstü
damla sulama sisteminde olduğu gibi sezon başında serilip sezon sonunda da toplanmaktadır.
Laterallar toprak işleme esnasında toprak işleme makinelerinin zarar vermeyeceği derinlikte
gömülmelidir. Laterallar, damlatıcıları toprak yüzeyi yönüne(Şekil 8) gelecek şekilde
gömülmelidir. Böylece damlatıcılarda sediment birikimi ile oluşabilecek tıkanmaların önüne
geçilmiş olur (Lamm ve Camp 2007).
Laterallar, traktörün arkasına bağlanabilen çizel-kesici gömme makinesi ile gömülürler(Şekil 9).
Gömme işleminin hızı toprak yapısına ve gömme derinliğine bağlı olarak değişmektedir (Lamm ve
ark. 1997).
2.4.5 Yıkama Vanaları
Toprak altı damla sulamada, suyun dağıtımını yapan ana boru ve yan boru dışında lateral hattı
sonunda sistemin kolay temizlenebilmesi ve kontrolü amacı ile kolektör(yıkama manifoldu) boru
bulunmaktadır (Anonim 2008).
Sulama suyundaki çok küçük parçacıklar filtreden geçerek damlatıcıları tıkayabilmektedir.
Laterallara bağlanan yıkama boruları sonundaki yıkama vanaları açıldığında yüksek basınçla gelen
su, tıkayıcı maddeleri sistemden uzaklaştırmaktadır (Grabow ve ark. 2005)
2.5 Toprak Altı Damla Sulama Sisteminin Bakımı ve Yönetimi
Toprak altı damla sulama sistemleri sulama suyunun, düşük debi ve basınç altında üniform bir
şekilde dağıtıldığı sistemlerdir. Uygun bir şekilde tasarlanıp yönetildiğinde sistem ömrü 20 yılı
geçebilmektedir. Sistemde uzun bir ömür için filtreleme, belli dönemlerde yıkama, klor ve asit
uygulamaları mutlaka yapılmalıdır. Bu önlemler düzenli bir şekilde uygulandığı sürece sistemde
olabilecek arızalanmalar ve tamir-bakım işleri azalacaktır (Enciso ve ark. 2001)
Toprak altı damla sulama sistemlerinde su toprak altından uygulandığı için sistemin izleme ve
değerlendirilmesine olanak sağlayacak ipuçları bulunmamaktadır. Bu yüzden toprak altı damla
sulama sistemlerinde akımölçerler ve basınçölçerler sistemin yönetilmesinde kolaylık
sağlayacaktır. Her bir manifoldun başına koyulan basınçölçerler laterallardaki basıncı verecektir.
Akımdaki azalma ve/veya basınç artışı sistemde tıkanıklığı ya da bunun aksi olarak, akımdaki
artış ile azalan basınç sistemdeki sızıntının olduğunu gösterebilmektedir. Lateral hatlarının
bağlandığı yıkama borusu üzerindeki basınçölçerler temel sistem performansını
değerlendirmemize yardımcı olmaktadır. Sistemde kullanılacak basınçölçerlerin çok kaliteli olması
gerekmektedir. Belli periyotlarda yapılacak kontrollerle arızalı basınçölçerlerin değiştirilmesi
büyük önem taşımaktadır. Akım ve basınç ölçüm değerleri kayıt altına alınarak sistem sürekli
kontrol altında tutulmalıdır
Toprak parçacıkları, kimyasal çökelmeler ve biyolojik maddeler sistemde damlatıcıların
tıkanmasına neden olmaktadır. Toprak parçacıklarının sebep olduğu tıkanmalar basınçlı yıkama
ile önlenebilmektedir. Sistemde lateral sonlarına bağlanan yıkama borularının sonuna
yerleştirilen vanaların açılarak sistem yüksek basınçla yıkanmaktadır. Vanalardan(Şekil.10) çıkan
suyun içerdiği atık miktarına ve sulama suyu kalitesine bağlı olarak yıkama süresi ve sıklığı
22
belirlenmelidir. Sulama suyu kalitesi çok kötü ise atılan atık miktarına da bağlı olarak her
sulamadan sonra yıkama yapılmalıdır. Sulama suyu kalitesine ve yıkama da görülen atık miktarına
bağlı olarak haftada, iki haftada ya da ayda bir defa yıkama yapılabilir (Smajstrla ve Boman 1999).
Sistem tasarlanırken filtreleme ünitesi dikkatli bir şekil seçilmelidir. Sulama suyunun PH’sı
yükseldiğinde kalsiyum karbonat gibi kimyasal çökeltiler, damlatıcı içindeki etkinliğini
artırmaktadır. Kimyasal çökelmeleri önlemek için sulama suyuna belli dönemlerde asit
uygulaması yapılır (Poyero ve ark. 2005). Sulama suyu PH 8’ i geçtiği ve bikarbonat değerinin
100 ppm’i aştığı durumlarda çökelme ile birlikte tıkanmalarda başlayacaktır. Sistemde sülfürik,
fosforik, üre-sülfürik ve sitrik asit uygulanabilir. Yaygın olarak ise %98’lik sülfirik asit tercih
edilmektedir. Sitrik asit daha çok organik tarım yapılan alanlarda kullanılmaktadır (Enciso
2001).
Sulama suyunun özelliğinin önceden belirlenmesi karşılaşılacak sorunları görmemize ve gereken
önlemleri almamıza yardımcı olacaktır. Çizelge 2’de sulama suyunda tıkanmaya neden olacak
kimyasalların sınır değerleri verilmiştir (Enciso 2001)
Bakteri ve alglerin neden olduğu biyolojik tıkayıcılar klorlama ile önlenmekte veya ortadan
kaldırılabilmektedir. Filtre ünitesine yerleştirilen kum-çakıl tankları ile bu materyallerin girişi de
azaltılabilmektedir(Anonim 2008). Su kaynağına bağlı olarak sisteme sezon içinde bir veya iki defa
yapılacak klorlama yeterli olacaktır (Enisco 2001)
SONUÇ
Ekonomik ve sosyal kalkınmada bölgelerin sahip olduğu doğal kaynaklar potansiyeli ve bu
potansiyelin sürdürülebilir bir şekilde kullanımı önem arz etmektedir. Ekolojik sistemin ayrılmaz
bir parçası olan su kaynakları, tarımsal üretimin sürdürülebilirliğinin, dolayısıyla bugün ve
gelecekte gıda arz güvenliğinin sağlanmasında en önemli doğal kaynağımızdır. Bölgemiz ulusal
düzeyde stratejik öneme sahip olan pek çok tarımsal ürünün üretiminde ilk sıralarda yer almasına
karşın iklim değişiminin olumsuz etkileri ve su kaynaklarının iyi yönetilememesi gibi nedenlerden
ötürü bölgenin bu konumu tehlike altındadır. Su kaynaklarının yönetimi disiplinler arası karmaşık
bir yapıya sahip olup doğru bir su yönetimi politikası sağlıklı ve sürdürülebilir bir tarımsal yapının
da temelini oluşturmaktadır.
FAO, “Tarım ve Gıda İçin Toprak Su Kaynaklarının Durumu” raporunda 2050 yılında sosyo
ekonomik baskılar ve iklim değişimi etkileri neticesinde gelişmekte olan ülkelerin tarımsal
üretimlerini iki katına çıkarmak zorunda olduklarını belirtmiştir. Ayrıca DSİ, ülkemizde
kullanılabilir durumda olan yerüstü ve yer altı su potansiyelinin yıllık yaklaşık olarak 112 milyar m3
olduğunu bu değerin 44 milyar m3
’ünün kullanıldığını bildirmiştir. 2030 yılı itibariyle ülke
24
nüfusunun 100 milyona ulaşacağı ve yıllık su potansiyelimiz olan 112 milyar m3
suyun tamamının
kullanılacağı öngörülmektedir. Mevcut hali ile su kaynaklarının %73‘ünün tarımsal sulamada
kullanıldığı düşünülürse 20 yıl sonra su kaynakları üzerinde oluşacak baskıları tahmin etmek
mümkündür. Yıllar itibariyle içme suyu ve sanayi su kullanım oranlarında yaşanacak artışlar
tarımsal sulamalarda kullanılacak sulama oranlarını düşürecektir. Bu nedenle Konya kapalı
havzası sınırları içerisinde yer alan bölgemizde su kaynaklarının sürdürülebilirliğinin
sağlanabilmesi için kaynaklarımızın kıt olduğu bilincinin mutlaka oluşturulması ve su kaynaklarını
kullanan tüm paydaşlarda(içme, sanayi ve tarım) özellikle tarım sektöründe sulama etkinliklerini
artıran modern sulama teknikleri ve teknolojilerinin yaygınlaştırılması ülkemiz ve bölgemizde
tarımsal üretimin sürdürülebilirliğinin en büyük teminatı olacaktır.
Sulama; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 2013-2017 Strateji Planında da ifade edildiği üzere
Kırsal Kalkınmanın en önemli itici gücüdür. 10. Kalkınma planında plan dönemi içerisinde sulama
oranlarının artırılacağı plan dönemi sonunda işletmeye açılacak sulu tarım alanlarının 3,75 milyon
hektar olacağı öngörülmüştür. Plan döneminde toprak ve su kaynaklarının sürdürülebilirliğinin
noktasında koyulan hedeflere ulaşılabilmesi için Tarımda Su Kullanımının Etkinleştirilmesi
Programının yürütüleceği ifade edilmiş olup program kapsamında sulama tesislerinde su
tasarrufu sağlayan sulama randımanı yüksek tarla içi modern sulama yöntemlerinin(damla ve
yağmurlama) uygulama alanlarının her yıl %10 artırılacağı yer altı suyu kullanım oranlarının plan
dönemi boyunca(2014-2018) %5 azaltılacağı ifade edilmiştir.
Bölgemiz ve ülkemiz yukarıda da ifade edildiği üzere gelecek yıllarda sanayi, nüfus ve iklim
değişikliği etkileri sonucu mevcut su kaynakları üzerine olan baskınlar daha fazla hissedilecektir.
Ülkemiz ve Bölgemiz sahip olduğu kıt su kaynakları ile sulu tarımın sürdürülebilirliğinin
sağlanabilmesi noktasında, mevcut sulama şebeke ve sistemlerinin randımanlarının artırılması ile
mümkün olacaktır. Bunun için bölgemizde mevcut su iletim ve dağıtım hatlarında klasik
sistemlerin acilen terk edilerek kapalı sistemlere geçişlerinin hızlandırılması ve tarla içi sulama
sistemlerinde su kullanım etkinliği yüksek olan basınçlı sulama sistemlerine geçişi büyük önem arz
etmektedir.
Son yıllarda ülkemizde uygulanan farklı destekleme politikaları ile yağmurlama ve damla sulama
sistemleri gibi modern sulama yöntemlerinin bölgemizde yaygınlaştığı görülmektedir. Yaşanan bu
olumlu gelişmelere rağmen kısıtlı su kaynakları ve bu kaynaklar üzerinde olan baskıların
25
azaltılması gayesi ile su tasarrufu sağlayacak tüm yöntemlerin araştırılması ve değerlendirilmesi
bölgemiz için büyük önem kazanmaktadır.
Son yıllarda mevcut su kaynaklarına olan talebin artmasıyla özellikle kurak ve yarı kurak alanlarda
su kullanım etkinliği toprak üstü damla sulama sistemlerine nazaran daha yüksek su tasarrufu
sağlayan toprak altı damla sulama sistemlerine olan talep hızlı bir şekilde artış göstermektedir.
Toprak altı damla sulama sistemleri, az miktardaki suyun, toprak altına yerleştirilen damlatıcılarla
direkt bitki kök bölgesine uygulanabildiği en gelişmiş sulama yöntemidir. Toprak altı damla
sulama sistemleri toprak yüzeyinden olan buharlaşma, derine sızma ve yüzey akışıyla gerçekleşen
kayıpları azalttığı veya ortadan kaldırdığı için toprak üstü damla sulama sistemlerine göre daha
avantajlıdır.
Ülkemizde ve bölgemizde son yıllarda yaygınlaşan toprak işlemesiz tarım yöntemi ile de uyumlu
olan toprak altı damla sulama sistemlerinin bölgemizde hızlı bir şekilde yaygınlaşacağı
düşünülmektedir. Bölgemiz sulu tarım alanlarında su kullanım etkinliği yüksek olan toprak altı
damla sulama sistemlerinin uygulama olanaklarının ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından
araştırılması büyük önem arz etmektedir.
NOT: BU RAPORDA YER ALAN DEĞERLENDİRMELER UZMAN GÖRÜŞÜ OLUP SADECE
BİLGİLENDİRME AMACIYLA HAZIRLANMIŞTIR. BU RAPORDA YER VERİLEN GÖRÜŞ VE
DEĞERLENDİRMELER, HİÇBİR ŞEKİLDE T.C. MEVLANA KALKINMA AJANSI’NIN KURUMSAL
GÖRÜŞ VE YAKLAŞIMINI YANSITMAMAKTADIR
KAYNAKLAR
Bozkurt, S. ve Ödemiş, B. 2007. Geri Dönüşümü Sularının Damla Sulamada Kullanım Olanakları. 7. Ulusal
Çevre Mühendisliği Kongresi, Yaşam Çevre Teknoloji, 24-27 Ekim 2007, İzmir.
Anonim 2008. Damla Sulama Sistemleri. Adana Zirai Üretim İşletmesi ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü Yayın
No: 17, Adana.
Anonim 2014. 10. Kalkınma Planı, Ankara
Anonymous. 2009/a.Websitesi.http://www.bae.ncsu.edu/topic/go_irrigation/docs/695-2.pdf.
Anonymous.2009/b.Websitesi.http://www.unce.unr.edu/publications/files/ag/other/fs9713.pdf.
Camp, C.R., P.J.Bauer, and W.J.Busscher. 2000. Subsurface drip irrigation for cotton with conservation
tillage. ASAE paper 002184, 9 p., St.Joseph,Mich.:ASAE.
Camp, C.R. 1998. Subsurface Drip İrrigation: A Review, ASAE paper, Vol. 41(5): 1353-1367.
Dukes, M., Haman, Z. D., Lamm, F., Buchanan, R.J., Camp, C. 2005. Site Selection for Subsurface Drip
İrrigation Systems in the Humid Region. Impacts of Global Climate Change Proceedings of World
Water and Environmental Resources Congress 2005.
Enciso, J., Porter, D., Bordovsky, J., Fipps, G. 2001. Maintaining Subsurface Drip Irrigation Systems. Texas
Cooperative Extension. The Texas A&M University Systems. 2001.
Evans, G.R., Wu, P.I., Smajstrala, G.A. 2007. Design and Operation of Irrigation Systems. 2nd. Edition.
ASABE, p: 632-683.
Grabow, L. G., Harrison, K, Dukes, D. M., Vories, E., Smith, W. B., Zhu, H., Khalilian, A. 2005. Consideration
for the design and installation of SDI systems in Humid areas. Proceedings of World Water and
Environmental Resources Congress. May 15–19, 2005, Anchorage, Alaska, USA.
Haris, G. 2005. Sub-surface drip irrigation: Installation. The State of Quensland Depertmant of Primary
Industries and Fisheries 2005.
Kolfountzos, D., Alexiou, I., Kotsopoulos, S., Zavakos, G., Vyrlas, P. 2007. Effect of subsurface drip
irrigaiton on cotton plantations. Water Reseources Management. Volume 21: 1341-1351.
Lamm, R.F., Clark, A. G., Yitayew, M., Schoneman, A. R., Mead, M.R., Schneider, D.A. 1997. Installation
Issues For SDI Systems. ASAE Annual International Meeting. Minneapolis Convention Center.
Minneapolis, Minnesota. August 10-14, 1997.
27
Lamm, F. and Camp, C.R. 2007. Microirrigation for Crop Production., Elsevier., 2007.
Lamm, F. 2002. Advantages and disadvantages of subsurface drip. Irrigation Meeting on Advances in
Drip/Micro Irrigation, Puerta La Cruz, Tenerife, Canary Islands, December 2-5, 2002. Instituto
Canario De Investigaciones Agrarias, Canary Islands, Spain. 13pp.
Marais, A. 2009. Subsurface Drip İrrigation Systems. Netafim S.A.P.O. Box 3240 White River 1240 RSA.
Nafaji, P. and Tabatabaei, H. 2007. Effect of using subsurface drip irrgation and ET-HS model to increase
WUE in irrigation of some crops. İrrigation and Drainage, volume 56:447-486.
Neelam, P. and Rajput, T.B.S. 2007. Effect of drip tape placement depth and irrigation level on yield of
potato. Agricultural Water Management 88(2007) 209-223.
Oassim, A. 2003. Subsurface Irrigation: A Situation Analysis. Institute of Sustainable Irrigated
Agriculture(ISIA) at Tatura, Australia, fort he International Programme for Technology and
Research in Irrigation and Drainage(IPTRID) January, 2003.
Patel, N. and Rajput, T.B.S. 2007. Effect of drip tape placement depth and irrigation level on yield of
potato. Agricultural Water Management. 88(2007) 209-223.
Patel, N. and Rajput, T.B.S. 2008. Dynamic and modeling of soil water under subsurface drip irrigated
onion. Agricultural Water Management. 95(2008) 1335-1349
Payero, J.2002. Is subsurface drip irrigation right for your operation? University Nebraska, Institute of
Agriculture and Natural Resources Cooperative Extenson.
http://cropwatch.unl.edu/archives/2002/crop02-8.htm
Payero, J., Yonts, D.C., Irmak, S. 2005. Advantages and Disadvantages of Subsurface Drip İrrigation. The
Board of Regents of The University of Nebraska on behalf of the University of Nebraska-lincoln
Extension. 2005.
Rogers, D. and Lamm, R.F. 2009/a. Keys to Succesful Adoption of SDI: Minimizing Problems and Ensuring
Longevity. Proceeding of the 21st Annual plains Irrigation Conference, Colby Kansas, February
24-25, 2009. Kansas.
Rogers, D. H. and Lamm, R.F. 2009/b. Criteria for successful adoption of SDI
systems. In: Proc. Central Plains Irrigation Conference, Colby, KS., Feb. 21-22, 2006.Available
from CPIA, 760 N.Thompson, Colby, KS. pp. 57-66.
28
Smajstrla, A.G. and Boman, B.J. 1999. Flushing Procedures for Microirrigation Systems. Florida
Cooperative Extension Service, Institute of Food and Agricultural Sciences, University of Florida.
Publucition: March,1999.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder